Tam 41 insanın annesine, babasına, eşine, evladına “son” olduğunu bilmeden sarılması ve sonrasında alın teri ile ekmeğini kazandığı madenden cansız bedeninin çıkarılması;
Yöneticilerin yüzüne kara çalmaz mı?
“Kader” diyenlerin yüzüne kara leke sürmez mi?
“Bu işin fıtratında var” diyenlerin yüzünü karartmaz mı?
Ne fark eder ki?
AYTUĞ ATICI – 19.10.2022
Soma’daki 301 cinayetin ve 18 işçinin öldüğü Ermenek faciasının kara lekelerini yüzlerinde taşıyanlara Amasra katliamının lekesi de sürülse ne değişir ki?
Yüz de kara, ruh da kara olduktan sonra…
Kader planıymış…
“Biz kefenimizi giyip yola çıktık” diyenler kaderlerine razı olmayıp yüzlerce korumayla gezerken,
Madencilere “kader” edebiyatı yapanlar, ABD ziyaretine THY kargo uçağıyla zırhlı araçlarını götürürken,
Hangi yüzle kaderden bahsedebiliyorlar!
Her maden kazasından sonra benzer açıklamalar yapan ancak gerekli önlemleri almayan ve ölümlü maden kazaları sıralamasında Türkiye’yi dünyada ikinci sıraya oturtanlar,
Hangi yüzle kaderden bahsedebiliyorlar!
“Maden ocaklarımızda hala önemli kazaların yaşanıyor olmasını kabul edemeyiz. Artık madenlerimizde hiçbir risk görmek istemiyoruz” cümlelerini muhalefet liderlerinin değil de ülkeyi 20 yıldır yöneten kişinin söylemiş olması size de garip gelmiyor mu?
İddia edilenin aksine yaşanan olayın “kader” değil, tersine tam anlamıyla önlenebilir bir “CİNAYET” olduğunu 2019 tarihli Sayıştay raporu da ortaya koymuşken,
Gerçekleşen patlamanın sebebi Sayıştay tarafından ÜÇ SENE önce adeta nokta atışı olarak tahmin edilmişken,
Kim hangi yüzle kaderden bahsedebilir ki?
Yine Sayıştay tarafından farklı yıllarda hazırlanan raporlarda; madenlerdeki gaz ve solunabilir toz birikiminden veya ocakların derinleşmesi ile artan degaj(ani metan gazı püskürmesi) ihtimalinden bahsedilmesine rağmen,
Önlem almayanlar mı sorumludur, yoksa kader mi?
Aynı madende 2017 yılında 133, 2018 yılında 112 iş kazası gerçekleşmişken,
Maden yönetimine soruşturma açmayanlar ya da uygun ceza vermeyenler mi sorumludur, yoksa kader mi?
Hayır kardeşim!
İş cinayetleri kader değildir!
İş cinayetlerine “kader” diyen yöneticiler ya kaderin ne olduğunu bilmeyecek kadar cahil; ya da insanların kader inancını, dini duygularını suistimal ederek, ihmallerini gizlemeye çalışan vicdansızlardır.
Maden cinayetlerini eleştirmeyi “dalga geçmek” olarak niteleyen AKP liderine sesleniyorum:
1. Maden işçileri ve aileleri ‘Hamdolsun 24 saati geçmeden 41 şehidimize ulaştık’ demenizi değil,maden işçilerinin yaşamlarını korumanızı istiyor.
2. Madende yaşamını yitiren işçilerin aileleri, kendilerine münasip gördüğünüz parayı değil, Sayıştay denetimlerinde tespit edilen aksaklıkları bildikleri halde gerekli önlemleri almayan tüm yöneticilerin ve siyasilerin hesap vermelerini istiyor.
3. Maden işçileri maden kazalarının nedeninin kader ya da fıtrat nedeniyle değil rant ve para hırsı nedeniyle meydana geldiğini haykırıyorlar.
4. Hepimiz, muhalefetteymişsiniz gibi konuşmanızı değil, iktidarda olduğunuzu hatırlayarak davranmanızı istiyoruz.
Kaynak: Aytuğ Atıcı İnternet Sitesi