Belediyelerin usulsüz toplama yapması ve geçici bakımevlerindeki hayvana şiddet görüntüleri hayvanseverleri ayağa kaldırdı. Geçtiğimiz günlerde Konya’da ve Mamak’taki barınakların önünde nöbet tutan hayvanseverler, İstanbul başta olmak üzere 81 ilde eşzamanlı basın açıklaması gerçekleştirdi.
Sinem Hançerigüzel
Geçtiğimiz günlerde Mamak Belediyesi’nde usulsüz ve köpeklere zarar vererek toplama yapıldığına ve ardından Konya Belediyesi Sahipsiz Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde köpeklere kürekle şiddet uygulandığına dair görüntüler ortaya çıkmıştı. Vicdanları yaralayan görüntülerin ardından hayvanseverler, önce Mamak ve Konya Geçici Bakımevleri önünde nöbet tutmuş, açıklamalar yapılmış ve diğer barınaklara da ziyaretler gerçekleştirilmişti. 5199 sayılı kanunun uygulanmasını ve hayvana yönelik şiddetin son bulmasını isteyen binlerce hayvansever, 11 Aralık Pazar günü tüm Türkiye’de eşzamanlı basın açıklamasına katıldı. 81 ilde eşzamanlı gerçekleştirilen basın açıklamasında, belediyelerin kısırlaştırma yapmamasına ve 5199’un uygulanmamasına, dev barınak projelerine tepki gösterildi. Açıklamada sık sık “Susma haykır, katliama hayır”, “Susma haykır, yaşamak haktır” sloganları atıldı. İstanbul’da gerçekleştirilen basın açıklamasına İstanbul Baro Başkanı Avukat Filiz Saraç, SOHAYKO Derneği Başkanı Yasin Yılmaz ve CHP İstanbul Hayvan Hakları Komisyonu da katıldı.
“KURUMLARIN KENDİ SORUMLULUKLARINI ÖRTME HAKKI YOKTUR”
Hayvan haklarını savunan vatandaşlara destek için açıklamaya katılan İstanbul Barosu Başkanı Avukat Filiz Saraç, sokak hayvanlarının yaşam hakkını korumak için belediyelerin görev ve sorumluluklarına dikkat çekti. Saraç, “Sokak hayvanlarını korumak Hayvanları Koruma Kanunu’nun bir gereğidir. Biz hayvan barınağındaki olayla ilgili Konya’ya gittik, suç duyurusunda bulunduk ve bizzat barınağı gördüm. Kamu görevlilerinin, kurum ve kuruluşların kendi sorumluluklarını örtmeye hakkı yoktur. Hayvanların eziyet görmemesini ve yaşam hakkını savunmak için yükümlülüklerini yerine getirmek, uygun tüm sistemi kurmak ve denetlemek zorundadırlar. Hayvanları korumak hepimizin görevi, onlarla yaşamaktayız. İnsanoğlunun yaşam hakkı neyse, sokak hayvanlarının da yaşam hakkı odur.” dedi.
“SORUNUN TEK SEBEBİ KISIRLAŞTIRMA YAPMAYAN BELEDİYELER”
İstanbul’daki açıklamada, hayvanseverler adına basın açıklamasını yapan gönüllü Fersun Even, “Bu gün bir Müslüman ülkeye, bir hukuk devletine yakışmayacak biçimde merhamet, sevgi ve insanlık duyguları taşlaşmış küçük bir azınlık, zavallı sokak köpekleri ‘toplatılıp öldürülsün’ diye savaş açmış durumda. Devletin ilgili kurumları ise, sokak hayvanları sorununun tek sebebi, bakımevi kurmayan ve kısırlaştırma yapmayan belediyeler olmasına rağmen hedefe hayvanların toplatılmasını ve öldürülmesini koymaya devam ediyor.” diye konuştu.
“ORMANLARDAKİ DEV BARINAKLAR KATLİAM VE ÜREMEYİ ARTTIRIR”
Konya Geçici Bakımevi’ndeki hayvana şiddet görüntülerini hatırlatan Even, “Sayın Cumhurbaşkanımızın örnek gösterdiği Konya Büyükşehir Belediyesi’nde köpeklerin kafalarına küreklerle vurularak öldürüldüğü görüntüler yurt çapında büyük infiale sebep oldu. Büyük yaşam alanlarına doldurulmuş binlerce köpeğin aç, sefil durumda olduğu, ölen başka köpekleri yiyerek yaşamlarını sürdürmeye çalıştığı, orayı ziyaret eden gönüllülerce bizzat tespit edildi. Buna rağmen Sayın Bakan Vahit Kirişçi, hayvanları, ormanlara kurulacak dev barınaklara sürgün etme gibi katliam ve üremede artış getirecek vahim yanlışları gündeme getirmeye devam ediyor.” ifadelerini kullandı. Even, Bakan Vahit Kirişçi’nin çözüm için sivil toplum kuruluşlarının ve gönüllülerin görüşünü almamasını eleştirdi.
“KISIRLAŞTIRMA İLE KÖPEK POPÜLASYONU 2 YILDA KONTROL ALTINA ALINIR”
Even, artan sokak hayvanı popülasyonunda kısırlaştırmanın önemine vurgu yaptı. Kısırlaştırma konusunda Dünya Sağlık Örgütü’nün araştırmasına değinen Even, “Belediyeler, 2004 yılında çıkan 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’ndan 18 yıl geçmesine rağmen hala bakımevi kurmadı. Hayvanlar aç, susuz ölümlere mahkum edilirken, dev bakımevlerine götürmek bahanesi ile ilçelerin birbirlerine köpek atmaları sebebi ile sokak hayvanı sayısı patlayarak artmaya devam etti. Belediyelerin kendi sınırları içinde kısırlaştırma üniteleri kurmaları hükmü, yeni 7332 sayılı yasada 3-4 yıla yakın süreler verilerek ötelendi. Türkiye’deki 916 ilçede her gün 10 kısırlaştırma yapılsa, bir yılda 2.198.400 kısırlaştırma eder. 80 büyükşehir ve il, günde 50 kısırlaştırma yapsalar, yılda 960.000 kısırlaştırma eder. Yılda yaklaşık 3.000.000 civarında köpek kısırlaştırılır ve köpek nüfusu hızla azalmaya başlar. DSÖ’nün verilerine göre düzenli kısırlaştırma ile her yıl sayıda %30 oranında azalma olacağı düşünüldüğünde, sorunun 2 yıla kalmadan büyük ölçüde kontrol altına alınacağı açıktır.” şeklinde konuştu.
Hayvanseverler; hayvana yönelik şiddetin son bulması, kötü bakımevi koşullarının düzeltilmesi, kısırlaştırma seferberliğinin ve 5199 sayılı kanunun “Kısırlaştır, aşıla, aldığın yere bırak” şeklinde özetlenen 6.maddesinin uygulanması için her ayın ilk pazar günü bir araya geleceklerini belirtti.